25 Şubat 2013 Pazartesi

Haftanın kazananı



Geçen hafta yaptığımız çekiliş sonuçlandı.
Çekilişin sonucuna göre, Jodi Picoult'un Anlaşma adlı kitabını kazanan şanslı kişi Seyhancım oldu:)
Canım Seyhanım tebrik ederim!
Bana adres ve telefon bilgilerini gönderirsen, kitabı en kısa zamanda sana ulaştırabilirim.

Yeni çekilişimizde görüşmek üzere!
Kazanamayanlar, pes etmek yok!

20 Şubat 2013 Çarşamba

Özgür Ruh Fini / Dimitris Mamaloukas


Bir kitap daha bitti... Hemen yazmalıyım deyip oturdum bilgisayarın başına...

Özgür Ruh Fini.
Kitabı elime aldığımda açıkçası okumaya çok da heveslenmedim. Kapağı bana çok çekici gelmedi. Ama pes etmedim, okumaya başladım. Ve okudukça da ne kadar yanlış düşündüğümü anladım.

Kitapta, bir toplama kampında çok zor şartlarda çalışan, her türlü işkenceye maruz kalan ve oradan kurtulmak için bir plan yapan genç kız Fini'nin hikayesi anlatılıyor. Ama öyle bir hikaye ki, okudukça içiniz parçalanıyor. Ve bu hikayeye çok yakışan bir son... Tabii sonunu anlatmayacağım, okuyup tadına varmak gerek...

Kitabın arka kapak yazısı şöyle:
"'Bir savaş daha Fini, bunu da kazanacaksın küçüğüm, dayanıklı ol.'
Minik bir bedenin, özgürlük için çarpan kocaman bir yüreğin, iç burkan hikayesi Fini.
Fabrikaya hapsedilmiş, zorla çalıştırılıp insanlık dışı bir hayata mahkum edilen Fini kaderini yenmeye karar verir...
Bu mücadele, onu yaşamının hiç bilmediği taraflarına götürür.
'Sadece düşüncelerin hayatta kalıyor Fini.
Bana verdiğin sözü unutma.
Sen tüm bunlara dayanacaksın küçüğüm.'
Her türden zulmü, ezilmeyi, köleleştirilmeyi reddeden insanların distopik ve biraz da fantastik hayatta kalış öyküsü...
Dimitris Mamaloukas'nın kaleminden eşsiz bir insanlık dramı; bir başyapıt. Özgürlük tutkusu hiç bu kadar çarpıcı anlatılmamıştı."

Bu kitabı okuyun ve neler yaşandığına tanık olun. Anlatılanlar çok da hayal ürünü değil maalesef...

18 Şubat 2013 Pazartesi

Yeni çekiliş

Bu haftaki çekilişimizi başlatalım mı?

Haydi başlatalım!

Bu hafta size, çok beğendiğim bir kitabı hediye edeceğim.
Sizler için gidip özellikle aldım.
Jodi Picoult'un Anlaşma adlı kitabı.
Kitapla ilgili yazımı burada okuyabilirsiniz.

Çekilişe katılmak için yapmanız gerekenler blogumun izleyicisi olmak ve bu yazının altına yorum yazmak.
Çekilişimiz 24 Şubat Pazar saat 23:00'e dek sürecektir. Yorumlarınızı bekliyorum.
Çekiliş sonucu 25 Şubat Pazartesi günü açıklanacaktır.
Adsız bırakılan yorumlar dikkate alınmayacaktır.

Bu harika kitabı kaçırmayın derim!
Herkese kolay gelsin!

15 Şubat 2013 Cuma

Meleklerden (Dinlemeyi Bilenlere) / Dorothy Chitty



Geçtiğimiz günlerde elime geçen bu kitap o kadar hoşuma gitti ki, bir an önce okuyup paylaşayım istedim.

Trend Yayınevi'nden Umur Bey bana gönderdi bu kitabı.  Kitabın öncelikle dikkatimi çeken ve beni okumaya yönelten özelliği kapağı oldu. Sade ama bir o kadar da sıcak bir kapak resmi görünce ister istemez elime aldım ve okumaya başladım.

Kitabın yazarı, aynı zamanda da medyum olan Dorothy Chitty. Kitapta kendi yaşadığı ve etrafından duyduğu, tanık olduğu hikayelere yer veriyor. Bu hikayelerin ortak özelliği ise, bize rehberlik eden, yardım eden meleklerin sesine kulak vermenin ne kadar önemli olduğu, hayatımızı nasıl yönlendirdiği. Tüm hikayeler öyle içten, öyle güzel ki, okudukça heyecanlanıyor ve siz de meleklerin sesine kulak vermek istiyorsunuz.

Kitabın arka kapak yazısı şöyle:

"Huzura giden yolda, rehberlerinizin yanınızda olduğuna inanırsanız, tüm önemli sorularınıza bir cevap bulabileceğinizi fark edeceksiniz.

TEK YAPMANIZ GEREKEN DİNLEMEYİ ÖĞRENMEK.

Farklı bir boyutta olan koruyucu meleklerimizin bize yardım etmek, bizleri korumak ve rahatlatmak için her zaman yanımızda olduklarını birçok yaşanmış olayla örnekleyen inanılmaz bir derleme.
Meleklerden, dinlemeyi bilenlere...
Farklı bir boyuttan birbiri ardına gelen mesajlardan sonra Kanada'ya taşınan bir fotoğrafçının harika bir iş bulmasını ve hayatının nasıl değiştiğini,
Nikaha kısa süre kala, kafasında duyduğu "Onunla evlenme!" seslerine dayanamayarak evlenmekten vazgeçen genç kızın yaşadığı stres dolu günleri atlatmak için çıktığı tatilde  hayatının erkeğini buluşunu,
Dokuz metre yükseklikten düşen bir dağcının görünmeyen eller tarafından gizemli bir şekilde kurtarılışını,
Bir kadının ölmüş annesinin uyarısını dinleyerek istemeyerek de olsa Zeebrugge feribotunu kaçırışını ve hem kendisini hem de ailesini ölümden kurtarışını...
Ve bunlara benzer inanılmaz yaşam hikayelerini paylaşmaya hazır mısınız?

İngiliz medyum Dorothy Chitty'nin kaleminden aralarında; kraliyet ailesi üyeleri, film yıldızları ve politikacıların da bulunduğu danışanlarının hikayeleri.

Dinlemeyi biliyorsanız."

Haydi, ne duruyorsunuz, siz de meleklerin sesine kulak verin ve bunu yapmaya önce bu kitabı okumakla başlayın!

14 Şubat 2013 Perşembe

Para Psikoloğu / Hakan Ayvaz



Paranızı nasıl yöneteceğinizi biliyor musunuz?
Bilmiyorsanız bir para psikoloğunu dinlemeye ne dersiniz?

Hakan Ayvaz, bence günümüzde çok ihtiyaç duyulan bir konuda kitap yazmış, bu nedenle mutlaka okumalısınız.
Kitapta şu bölümlere yer veriliyor:

- Paranın Psikolojisi                                    
- Türk Patron Tipolojisi
- Girişim Önerileri                                      
- Kalabalık Aile Şirketleri
- Danışmanla Çalışmak                                
- Karsızlık
- Ortaklık Zor Zanaat                                  
- Kehanetlerden Uzak Yönetim
- Reklam Ne Getirir Ne Götürür?                
- Dünya, Türkiye ve Benim Cüzdan
- Bayan Patronlar                                        
- Her Patron Mali Tablo Okuyabilmeli
- Finansman                                                
- Bankalar, Rakipler ve Müşteriden Gözünü Ayırma
- Kurumsal Mısınız?                                    
- Zirvede Misin?
- İmkansızla Uğraşma                                  
- Profesyonellikten Patronluğa    
- Parayla Aranız Nasıl                                
- Şirketlerde Yüksek Tansiyon
- Kamu İle İlişkiler                                      
- Yılbaşı Kararları
- Yetenekler
- 3. Kuşak
- Gençlere Tavsiyeler
- "Piyasada Para Yok" Mu?
- Aman Patron Duymasın

Derin Kitap tarafından çıkarılan kitabın arka kapak yazısı da şöyle:

"Para Psikoloğu, para konuşmaya ihtiyacı olanlar için gerçek bir terapi!

Parayla Aranız Nasıl? Herkes alışveriş için oradan oraya koştururken sizin satışlarınız ya da cüzdanınız ne alemde?
Kişisel gelişim kitapları, hiç paraya odaklanmadığı halde hep zengin olmayı vadeder? Oysa zengin olmak, istemek kadar yapmakla da ilgilidir. Dolayısıyla neyi yanlış yaptığını görmeyi ve ne yapacağını bilmeyi gerektirir. Ayrıca zenginlik, paranın ötesinde ruhsal bir farkındalık ister. Bu bakış açısıyla gerçek zenginlik, bizi neyin mutlu edeceğini bilmek ve bir tek gün daha kaybetmeden onu yaşamaya başlamaktır. İşte ilk kez bu kitap, parayla ilgili her gün karşılaştığımız gerçekleri mercek altına almak, heyecan verici yeni bir bakış açısı sunuyor.
Şimdi geldiğimiz noktada, hayatın ve ekonominin değiştiğini kabul ediyoruz. Artık değişmemiz gerektiğini biliyoruz ama ne yapmamız gerektiğini bulmak için iyi bir rehbere ihtiyaç var. Para Psikoloğu, bu aşamada hem bireye hem de kendi işinin patronu olan ya da yönetim kademelerinde oturanlara hitap ediyor. Kitapta, ekonomist ve danışman Hakan Ayvaz, bireysel mutluluk, ekonomi, hedef seçimi ve uygulama, iyi yönetim gibi konularda benzersiz bir vizyonla karşımızda!
Para ne ister? Paraya sahip olmak istiyorsanız paranın ne istediğini de bilmelisiniz. Para Psikoloğu, piyasa dengesi, genel eğilimler, sizin isteğiniz ve paranın isteği arasında bir denge kurmanız için hazırlandı. Kitapta, iş dünyasında yaşanan örnekler, rahat okunan bir üslupla sunuluyor. Şirketlerde 3. kuşak, ortaklar arasında uyum, kadın patronlar, gençlere öneriler gibi ilgi çeken konular arasında dolaşmak son derece zevkli.
Bazıları kişisel gelişim kitaplarını sever, bazıları da safsatadan ibaret görür. İşte ilk kez, kişisel gelişim tekniklerinden yararlanan bir danışman, para söz konusu olunca bu tekniklerin neden havada kaldığını anlatıyor. Verimi yükseltmenin peşindeki iş dünyası ile 'istersen olur' diyen kişisel gelişim dünyası arasındaki hassas ayarı yaparak!
'Bir ayağın bulutlardaysa diğerini sımsıkı yere bas' dercesine konuşan bu kitap, boşa harcayacak vakti olmayanlar için gerçekten işe yarayan realist, yepyeni bir kişisel gelişim önerisi!"

Herkesin kitaplığında bulunması gereken bu kitap eminim, size de faydalı olacaktır. Bence hemen alın, okuyun!

13 Şubat 2013 Çarşamba

Anlaşma / Jodi Picoult



"Michael gözlerini nasıl kırpacağını hatırlamaya çalışıyordu."

Bu kitap öyle bir kitap ki, burada ne kadar anlatmaya çalışsam da yine okumadan anlayamazsınız güzelliğini, etkileyiciliğini, sizi sarıp sarmalamasını...

Hayatımda ilk kez Jodi Picoult okudum ve okuduktan sonra da neden bu zamana dek okumadığıma üzüldüm! Öyle güzel yazmış ki, kelimelerim yetmiyor tarif etmeye.

Bir kere, öyle bir hikaye okuyorsunuz ki, içinizi yakıyor, yüreğinize işliyor, kalbinizi yerinden söküp canınızı acıtıyor. Hayata bakışınızı değiştiriyor, düşüncelerinizi sarsıyor, duygularınızı deşifre ediyor.

Kitaptaki karakterler hayatınızın birer parçası haline geliyor kitabı okudukça. Sanki caddenin karşısındaki evde Melanie'yi görecek, hastaneye gittiğinizde beyaz önlüğüyle James karşınıza çıkacak! Kitabı okudukça da şöyle bir duygu yerleşiyor içinize: Sanki onları görebilmek için dolaşıyorsunuz sokaklarda. Öyle derinden hissediyorsunuz ki onları, düşündükleri düşünceleriniz, hissettikleri duygularınız, söyledikleri sözleriniz haline geliyor.

Yazar Jodi Picoult anlatmak istediklerini öyle doğru anlatıyor ki, okudukça siz de tıpkı onun hissettiklerini hissediyor, onun düşündüklerini düşünüyorsunuz. Sanki bir kablo ile yazarın beyni ve sizin beyniniz birbirine bağlanmış, onun kafasındakiler doğrudan, hiçbir değişikliğe uğramadan size geçiyor. Sanki kitabı siz yazmışsınız gibi, satırları ezbere biliyormuşcasına okuyorsunuz. Ama aynı zamanda da bir o kadar merak ediyorsunuz ilerleyen sayfaları. Okuduğunuz sayfayı bitirmeden sonraki sayfalara bakmamak için zor tutuyorsunuz kendinizi!

Kitapta yer alan ve çok hoşuma giden iki söz:

"Hiç görülmemiştir, aşkın kendisini, ne kadar derin olduğunu bildiği; ayrılık vakti gelene dek ta ki."
       Halil Cibran

"Bir yalan ki yarısı gerçektir, yalanların en karasıdır; bir yalan ki tamamı yalandır, ona göğüs gerilebilir. Ama bir yalan ki kısmen doğrudur, işte onunla başa çıkmak çok zordur."
      Alfred Tennyson


Kitabın konusundan bahsetmeyeceğim. Sadece mutlaka alın, okuyun diyorum.
Arka kapak yazısı şöyle:
"Harte ve Gold aileleri on sekiz yıl boyunca yan yana evlerde yaşadı. Aile pikniklerinden en mahrem sırlara kadar her şeyi paylaştılar. Çocukları Chris ve Emily'nin yakınlaşması da bu nedenle sürpriz olmadı, hatta arzu edildi. Birbirini neredeyse doğdukları günden beri tanıyan, hiç ayrılmayan liseli iki genç, ailelerinin gurur tablosunda el ele gülümsüyordu; ikisi de başarılı, ikisi de popüler, ikisi de pırıl pırıl.
Ama bir gece yarısı çalan telefonla her şey değişti;
Emily başından vurulmuştu, Chris olay yerindeki tek kişiydi ve silahta kendisi için de bir kurşun olduğunu söylüyordu..."

Okuyun, mutlaka okuyun bu kitabı...

12 Şubat 2013 Salı

Benim Bir Karışım / Behiç Ak



Bir karışınızın ne kadar uzunluğa denk geldiğini düşündünüz mü hiç? Eğer düşünmediyseniz, bu kitabı okuduktan sonra düşüneceksiniz!

Çocuk kitapları yazarlarının önemli isimlerinden Behiç Ak, yine çok güzel ve eğlenceli bir kitap yazmış.
Kitabın kahramanı Memo, günün birinde annesiyle dışarıda dolaşırken Ali Usta ile karşılaşır. Merhaba demek için el sıkıştıkları sırada Memo, Ali Usta'nın ellerinin ne kadar büyük olduğunu fark eder. Ellerini karşılaştırıp ölçtüklerinde Ali Usta'nın elinin, kendi elinin üç katı büyüklüğünde olduğunu görür ve sonrasında da karşılaştığı herkesin bir karışının ne kadar olduğunu sorar.

Behiç Ak çok basit bir konuya değinmiş gibi görünse de aslında kitabı okuyan çocuklara birçok şey öğretiyor. Aynı zamanda çizdiği resimlerle de kitaba ayrı bir tat katmış.

Çocuklarınızın çok seveceğine inanarak bu kitabı onlara almanızı öneririm. Bakın kitabı okuduktan sonra nasıl merak edip sorular sormaya başlıyorlar!

11 Şubat 2013 Pazartesi

OKUOKU


header_left_okuokulogo


Çevrimiçi kitap alışverişinde yeni bir dönem başlattık. Hediye ürünlerimiz, kampanyalarımız ve hizmet kalitemiz ile kitap kurtlarının keyif dolu alışveriş yapmalarını sağlıyoruz. okuoku.com zengin ürün çeşidi ve güncel kampanyaları ile Türkiye’de 2 seneyi aşkın bir süredir hizmet veriyor. okuoku.com müşterileri çok ekonomik fiyatlardan ve süper hızlı kargo hizmetinden fazlasıyla memnun. Ayrıca paketlerin içerisinden çıkan bol miktarda ayraç, hediye kitaplar ve ilginç bir şekilde kahve paketleri de kargonuzu aldığınızda sizi ayrı bir mutlu ediyor.

çok satanlar kitaplar, ucuz ürünler, yakında çıkacaklar, hepsi ve daha fazlası okuoku.com’da. Üstelik her gün 1 ürüne ve her hafta bir yayınevine müthiş indirimler uyguluyor. Hobi alanı henüz yeni açılan okuoku Puzzle, Lego, Kutu Oyunları ve daha bir çok çeşidi ile sizlere hizmet veriyor. 

Okuoku Kitap Dünyasına katılmak istiyorsanız vakit kaybetmeyin. Kitabınızı sepete ekleyin ve uygun ödeme koşullarından yararlanın. Üstelik kredi kartınızı internette kullanmak istemiyor ve havale seçeneğini de kullanmak istemiyorsanız kapıda ödeme yapabilirsiniz. Kargonuz geliyor ve siz ödemeyi kargo personeline yapıyorsunuz.   Eski yeni kelepir son çıkanlar ve dahası aradığınız tüm kitapların adresi okuoku.com  

Hızlı müşteri hizmetleri ile her türlü soru ve şikayetlerinizi iletebilirsiniz.   
Sloganları da bir harikaymış;

‘’Aradığınız kitapları bize sorun, kendinizi değil bizi yorun…’’
t: twitter.com/okuokucom
f: facebook.com/okuoku1     

8 Şubat 2013 Cuma

Markadaş / Feray Alpay


Son günlerde okuduğum kitaplardan birisi de Markadaş oldu. Feray Alpay'ın pazarlama iletişimi, marka, halkla ilişkiler, reklam ve sosyal medya üzerine yazdığı kitap gerçekten de okunması gereken bir eser.

Kitabın arka kapak yazısı şöyle:

"Gecenin karanlığında önündeki buzdolabına doğru hızla ilerleyen Titanik gemisinin mutfağında canlı canlı haşlanmayı bekleyen ıstakozlar için 'Titanik faciası' başlarına gelebilecek en harika şeydi. Titanik'in okyanusun dondurucu sularına gömülmesi yolcuların perspektifine göre ölüm demek iken, ıstakozlara göre ise yaşam demekti.
Titanik'teki ıstakozun perspektifinden 'Pazarlama İletişimi, Marka, Halkla İlişkiler, Reklam ve Satın Alma Davranışları' nasıl görünür?
İster kendini üretici olarak gör, ister pazarlama iletişimcisi, PR'cı ya da reklamcı. Elindekileri pazarlamak için şirketin ya da markan savaşmıyor, sadece algılamalar savaşıyor. Müşterin mantıklı değil, tamamen duygusal sebeplerle tercih ediyor senin ürününü. Ve duygusal sebeplerle verdiği bu satın alma kararını destekleyici rasyonel sebepler buluyor kendince.
Ya SEN, bu savaşın ortasında kalan tüketici? Yalnız değilsin. Unutma ki hepimiz tüketiciyiz. Sahip olduğumuz bu tüketici kimliğimiz güven duygusu veriyor bizlere. Eksikliğini hissettiğimiz gücümüzü, otomobilimizin yüksek motor gücüyle ya da üzerimizde taşıdığımız logolarla tamamlamaya çalışıyoruz. Sosyal medyada hepimiz şöhretiz. Toplumdaki yerimizi ürettiklerimizle değil, tüketirken tercih ettiğimiz markalarla belirliyoruz.
Bilinçli bir tüketici olmak için sadece organik ürünler tüketip ambalajın üzerindeki minicik yazıları okumak yetmiyor. Günde binlerce kez maruz kaldığın pazarlama mesajı bombardımanının farkında mısın?"

Kitabın yazarı Feray Alpay pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler uzmanı ve köşe yazarı.
!992 yılında "Promedia Halkla İlişkiler" şirketinde kurucu ortak ve Genel Müdür olarak yer alan Feray Alpay, halen Promedia'daki çalışmalarını sürdürmektedir.
90'lı yılların başlarında Türkiye'de yeni oluşmakta olan Halkla İlişkiler mesleğinin uluslararası standartlara ulaşması için, 20 yılı aşkın bir süredir "pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler" kavramlarını anlamaya ve anlatmaya çalışmaktadır. Bu süre içinde çok sayıda uluslararası kurum ve kuruluşlara "iletişim danışmanlığı" hizmeti sunarak, "markalaşma, algılama, itibar, kriz ve etkinlik yönetimi" konularında projeler planlamış ve uygulamıştır.
Pazarlama iletişimi konusunda farklı yerli ve yabancı yayında araştırma, görüş ve makaleleri yayınlayan Feray Alpay, 2010 yılından bu yana günlük bir ulusal iş ve ekonomi gazetesinde düzenli olarak köşe yazıları yazmaktadır. 2012 yılında "Markadaş" isimli kitabı yayınlanmıştır.

Okuması çok keyifli, dili sade ve akıcı olan bu kitabı okumanızı mutlaka öneririm. Tüketiciler için gerçekten faydalı.

4 Şubat 2013 Pazartesi

Çekilişimiz sonuçlandı


Bu haftaki çekilişimiz de sonuçlandı arkadaşlar.

Üç çocuk kitabını kazanan şanslı kişi Hüsnüzan oldu! Tebrik ediyorum!

Sevgili Hüsnüzan, bana iletişim bilgilerini gönderirsen, kitapları sana en kısa sürede ulaştırabilirim.

Yeni çekilişimize herkese bekliyorum!

Mutlu haftalar!

1 Şubat 2013 Cuma

Saadetim Yıldızı Sultanım / Necdet Sakaoğlu



Son günlerin en popüler konularından birisi biliyorsunuz Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan aşkı. Eh ben de okumasam olmazdı!

Tarih okumayı çok seviyorum ben. Ama her tarih kitabını da okumam. Okuyacağım tarih kitabını seçerken yazarına bakarım öncelikle. Güvenilir bir yazar olması benim için en önemli kriterdir tarih kitaplarında. Bu kitabı da bu sebepten seçtim. Necdet Sakaoğlu tarih alanında birçok eser vermiş, güvenilir, dili anlaşılır bir yazardır. Bu kitabında da yine aynı üslubu korumuş.

Saadetim Yıldızı Sultanım, Sultan Süleyman'ın eşi Hürrem Sultan'a sesleniş şekli imiş. Ne kadar manidar değil mi?

Günümüzde Muhteşem Yüzyıl dizisi ile gündemde olan Sultan Süleyman&Hürrem Sultan aşkının anlatıldığı kitap, bu konuya ilgi duyanların severek, sıkılmadan okuyacağı bir eser. Kitapta ayrıca Mahıdevran Sultan, Gülfem Hatun ve Mihrimah Sultan'a da yer veriliyor.

Eğer tarihe meraklıysanız, bu kitabı seveceğinize eminim. Ayrıca yazarın diğer iki kitabı Bu Mülkün Sultanları ve Bu Mülkün Kadın Sultanları'nı da okumanızı tavsiye ederim.