17 Aralık 2013 Salı
Aynı Yatakta Üçümüz / İlkim Öz
Gerçekten çok sevdiğim, işini dört dörtlük yaptığına inandığım, samimi, başarılı bir psikolog İlkim Öz.
Bugüne dek çıkan hemen hemen tüm kitaplarını okudum.
Geçtiğimiz günlerde İlkim Öz, son kitabı Aynı Yatakta Üçümüz'ü okurlarının beğenisine sundu. Sosyal medyadan devamlı takip ediyordum kitabının ne zaman çıkacağını, çıkar çıkmaz da alıp okudum.
İlkim Öz öyle bir kitap yazmış ki, Türkiye' de yaşayan herkes, anne, baba, çocuk, genç, yaşlı, kız, erkek herkes okumalı.
Kitapta 3 farklı kadının birbirinden acı hikayeleri anlatılıyor. Sema, Remziye ve Arzu. Üçü de öyle şeyler yaşamış ki, okurken içiniz acıyor. Üç farklı hikaye ama üçünün de ortak özelliği, bu kadınların, erkeklerin hayatındaki diğer kadınlar (İlkim Hanım'ın tabiriyle 'öteki kadınlar') olmaları.
İlkim Hanım'ın kitapta yer alan öyle güzel sözleri var ki, burada bazılarını paylaşmak istiyorum:
"Çocuklukta yaşadığınız olumsuz anılar, başınızın üzerindeki yağmur bulutu gibidir. Her yer günlük güneşlikken, sizin ruhunuz puslu, fırtınalı ve yağmurludur. Siz nereye giderseniz gidin, yağmur bulutunuz sizinle gelir. Ve sizi asla terk etmez."
"Yaşadığı sürece insanın en zor yolculuğu kendisinedir. Dev bir aynada bütün kusurlarını görmeye benzer bu."
"Geçmişteki bazı yaşantıları görünmeyen bir iğne iplikle ruhuna diker insan. Onları hayatından ne sökebilir, ne de hayatına yama yapabilir. Cesareti yetersiz kalır pişmanlıklarının yanında. Utanç duygusunun sardığı benlik, kendisini herkesten, kendinden bile saklar. Oysa bilinmez ki insanın kendisinden kaçacağı hiçbir yer yoktur."
Bu kitabı mutlaka ama mutlaka okuyun. Dünyada ne hayatlar var, neler yaşanıyor tanık olmak için...
Gönderen
Unknown
zaman:
11:32
12 Aralık 2013 Perşembe
Bir Kadının Hikayesi / Gökçe Dölek
"Aşk için cesareti, standart bir mutluluk içinse esareti göze almalısın..."
Kitabı özetleyen bir cümle ile başlamak istedim yazıma...
Tesadüf eseri tanıştım bu kitapla ve yazarıyla. Mail adresime gelen tanıtım yazısı üzerine haberim oldu böyle bir kitabın varlığından. İyi ki de oldu yoksa kitapçıda görüp çok da ilgimi çekmezdi sanırım. Öyle günler öncesinden 'çıktı çıkıyor!!!' diye duyurulan, günümüzün popüler yazarlarının yazdığı ve büyük yayınevleri tarafından çıkarılan bir kitap olmadığı için, büyük ihtimalle kitabevlerinin raflarının en arka sıralarında belki 1-2 adet yer alacak bir kitap. Muhtemelen siz de haberdar değilsiniz, bu nedenle sizi haberdar etmek istedim.
Kitabı elinize aldığınızda, 'aman okumasam mı acaba' diye düşünmeniz normal, çok çekici bir kapağı ve tasarımı yok. Ama kesinlikle okumalısınız. Öyle dolu dolu, öyle akıcı, öyle doyurucu ki, bittiğinde 'iyi ki okudum' diyeceğinize inanıyorum.
Sizin, benim gibi bir kadın, kitabın ana karakteri Funda. Cenk ile evli, ona tapan bir kocası var ama o evliliğinin doğru olup olmadığını sorguluyor devamlı. Kafası çok karışık, sürekli sorular soruyor ve bütün bunların yanında, günün birinde, çok sevdiği ve severek ayrıldığı eski sevgilisi Tarık ile karşılaşınca, duyguları tamamen altüst oluyor.
Böyle anlatınca sıradan bir hikaye gibi geliyor ama inanın değil. Kitabın yazarı Gökçe Hanım'ın hayatla ilgili öyle doğru tespitleri var ki ve bunları cümlelere öyle güzel dökmüş ki, bazı paragrafları tekrar tekrar okurken buldum kendimi...
Bu kitabı ne yapın edin bulun, alın ve okuyun. Her kadın okumalı...Mutlaka kendinizden birşeyler bulacaksınız...
Gönderen
Unknown
zaman:
16:30
Rengini Arayan Pudra / Betül Sayın (Günışığı Kitaplığı)
Küçük beyaz yarasanın
sürprizli keşif yolculuğu!
Resimlediği çocuk kitaplarıyla her
yaştan okuru büyüleyen ve 2006 yılında 5
Çocuk 5 İstanbul adlı kitabıyla, illüstrasyon dalında Uluslararası Çocuk
Kitapları Kurulu (IBBY) Onur Listesi’ne seçilen illüstratör ve yazar Betül Sayın,
yeni kitabında okuru keşiflerle dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Beyaz bir
yarasanın, fiziksel farklılığından dolayı kendini yalnız hissetmesini ve sorun
olarak gördüğü beyazlığına çare arayışını konu edinen kitap, güçlü desenleri ve
duru diliyle tüm zamanları kucaklayan bir dünyanın kapısını aralıyor. Fiziksel
bir farklılığa sahip olmanın çocuk yaşamına getirdiği yükü ve çocuğun bu yükle
başa çıkmak için kendince ürettiği yöntemleri ele alan kitapta, desenler ve
kelimeler; mizahın, keşiflerin ve umudun taşıyıcısı oluyor. Köstebek Kuki adlı kitabı, Çocuk ve
Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılının En İyi Resimli Öykü
Kitabı seçilen Sayın, bu kitabında da hem masalsı hem de gerçekçi bir dünya
yaratmayı başarıyor. Rengini Arayan Pudra,
çocukların desenlerin arasında dolaşıp kendi öykülerini yaratmaktan zevk
alacakları, büyükleriyle birlikte okumaktan da çok hoşlanacakları bir kitap.
Arkadaşlarından çok farklıydı Pudra. O bembeyaz bir yarasaydı.
Arkadaşları gibi olmak için neler denemedi ki: Karga tüyleri taktı üstüne,
dumanların arasında dolaştı. Ama çare bulamadı beyazlığına. Bir gün, kendi gibi
beyaz arkadaşlar bulmak uğruna evinden uzaklara uçtu. Bu yolculukta neler neler
geldi Pudra’nın başına...
Betül Sayın, 1958’de İstanbul’da
doğdu, 1982’de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin (bugün Mimar
Sinan Üniversitesi) Mimarlık Bölümü’nden mezun oldu. 2006 yılında 5 Çocuk 5 İstanbul adlı kitabıyla,
illüstrasyon dalında Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu (IBBY) Onur
Listesi’ne seçilen Sayın, bugüne dek pek çok çocuk kitabı resimledi, çocuk
dergilerine resimler yaptı. Bazı çalışmaları UNICEF tebrik kartı olarak yayımlandı.
Günışığı Kitaplığı için, Mine Soysal’ın yazdığı İstanbul Masalı adlı anlatıyı ve Sedef Örsel’in Uçuçböceği Bon Bon ile Pat Pat Papatya adlı kitaplarını
resimledi. Köstebek Kuki adlı kitabı,
Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılının En İyi Resimli
Öykü Kitabı seçildi. Rengini Arayan
Pudra (2013) sanatçının yazıp resimlediği son kitabı. Eşiyle birlikte İstanbul’da
yaşayan Sayın’ın bir kızı var.
Gönderen
Unknown
zaman:
14:53
4 Aralık 2013 Çarşamba
Elden Düşme / Ellen Wittlinger (Günışığı Kitaplığı)
Günışığı Kitaplığı'nın yeni çıkan kitabı: Elden Düşme
"Çok ödüllü Zor Sevgiler’in yazarından çok ödüllü
bir gençlik
romanı daha!
Çöplükte ilham perisine rastlanır mı?
Romanlarında
gençlerin yaşamını en az gençler kadar dinamik, heyecan dolu bir dille
canlandıran gerçekçi yazar Ellen Wittlinger, bol ödüllü bir gençlik romanıyla daha Türkçe’de. Roman; aşk,
dostluk, bireyleşme, aile gibi kavramları, sıradışı bir sahil kasabasındaki
insan ilişkileri üzerinden anlatıyor. Büyük kentten sahil kasabasına taşınmak
zorunda kalan bir gencin, sıkıcı günler beklentisiyle adım attığı yeni yaşamı,
ilginç hikâyeleri olan insanlarla renkleniverir. Fotoğrafçılığa meraklı genç,
“karanlık oda”sından çıkıp, hayallerini ve hayal kırıklıklarını koluna takmış
yürüyen samimi kasaba insanlarıyla yakınlaştıkça, kendisinin ve yaşamın daha
önce bilmediği yüzleriyle karşılaşır. Romanlarında, gençlerin duygu ve düşünce
dünyasını tüm gerçekliğiyle yansıtmayı başaran Wittlinger, bu kitabında da
“sıradan” ama unutulmaz karakterler yaratarak okuru farklı yaşamlara hoşgörü
göstermeye çağırıyor.
2002 Gençlik Kütüphaneleri Birliği (YALSA) En İyi Gençlik Kitabı
Ödülü
2002 Patterson Gençlik Kitabı Ödülü
2002 Boston Yazarlar Kulübü Çocuk Kitabı Ödülü
Liseye başlayacak olan Kenyon ve öğretmen emeklisi anne babası,
şehirdeki yaşamlarını arkada bırakıp bir otel işletmek üzere sahil kasabasına
taşınırlar. Sıkıcı ve yorucu bir yaz geçireceğini düşünen delikanlı, hiç
beklemediği ilginçlikte insanlarla karşılaşır. Kasaba çöplüğünün yakınında
Takas Dükkânı’nı işleten “tuhaf kız” Razzle, onun ilham perisi olur. Ancak, kasabanın
havalı kızı Harley gözünü kamaştırdığında, Kenyon’ın duyguları da, seçimleri de
allak bullak olacaktır...
Ellen Wittlinger, 1948’de ABD’de,
Illinois’un Belleville kentinde doğdu. Millikin Üniversitesi’ndeki eğitiminin
ardından Iowa Üniversitesi’nde güzel sanatlar dalında yüksek lisans yaptı.
Yazarlığa şiir ve tiyatro oyunlarıyla başlayıp romanlarla sürdürdü. Bir süre
çocuk kütüphanecisi olarak çalıştı. Bu yıllardaki birikim ve deneyimleri onu
gençlere yazmaya yöneltti. 1999’da Lambda Edebiyat Ödülü’nü, ertesi yıl da
Michael L. Printz Onur Ödülü’nü kazanan Zor
Sevgiler (Hard Love, 1999) adlı
kitabıyla dikkat çeken Wittlinger, Lombardo’s
Law’la (Lombardo Yasası, 1993)
1993 Gençlik Kütüphaneleri Birliği’nin (YALSA) “En İyi Gençlik Kitabı” ödülüne,
What’s in a Name?’le (Adın Ne Önemi
Var, 2000) 2001 Massachusetts Kitap Ödülü’nün yanı sıra yine YALSA’nın ödülüne
değer görüldü. Amerika’da gençlik edebiyatının en önemli destekçisi YALSA, Elden Düşme (Razzle, 2001), Zig Zag
(Zik Zak, 2003) ve Sandpiper’ı (Kum
Kuşu, 2005) da peş peşe “En İyi Gençlik Kitabı” seçti. Gracie’s Girl’le (Gracie’nin Arkadaşı, 2000) daha küçük yaşlara
seslenen Wittlinger’in son kitapları: Parrotfish
(Papağan Balığı, 2007), Love and Lies
(Aşk ve Yalanlar, 2008) ve This Means War
(Bu Savaş Demektir, 2010)."
Gönderen
Unknown
zaman:
16:34
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)